19 Nisan 2014 Cumartesi

yaban

 Bugün de toplumu eleştirmek için buralara yazıyorum. İstanbul 'da dolandıkça özellikle de genç toplumundan olan kişilerin yaşamlarının birbirine benzediğini gözlemliyorum. Ancak bu tesadüfen olan bir şey değil ne yazık ki.
 Belli bir yaş gruplarında (gençler daha çok) bir 'ben kimim,neyim,nasılım,nasıl olabilirim,nasıl daha iyi olabilirim?' düşünceleri vardır. Ki bunu bende yaşıyorum,inkar eden her genç bile yaşar. Çünkü bu yaşlarda insan kendine bir kimlik arıyor,en iyisi olmaya çalışılıyor, yalnız değil de bir grup halinde olmak istiyor. Çoğunluktan olmak istiyor.Çoğunlukta olduğu gibi de özel olmak istiyor. 'ben diğer insanlardan farklı olmalıyım' düşüncesiyle kalkıştığı her işte başkalarıyla aynı şekilde odluğunu görünce hayal kırıklığına uğruyor. Müzik tarzını değiştirerek farklı olacağını düşünüyor ama çevresinde ki insanlarında aynı tarza döndüklerini görünce içten içe bir kıskanma duygusu yaşıyor. Bunu tabi ki herkes yaşayacak diye bir şey yok. Bu sadece bir görüş.
  Ee dünya üzerinde örnek alınılan belli ülkeler var. en başından beri onlara özenilmez mi zaten. Her konuda. Keşke onlar gibi teknolojimiz olsa, keşke onlar gibi özgür yaşasak, keşke onların sahip olduklarına sahip olsak gibi. Ancak yaptığımız en önemli hata onlardan BAZI şeyleri örnek alarak kendimizi geliştirmek olmalıydı. Aynı şeyleri kopyala-yapıştır yaparak kendimize uyarlamaya çalışmamalıydık. Çünkü bu bizim zararımıza oluyor. Biz sadece onlardan maddi olarak değil manevi olarak da etkileniyoruz. Yobazlaşıyoruz. Kendi kimliğimizi kaybediyoruz. Gençler ailelerinden uzaklaşıyor. Hiç olmadıkları insanları canlandırıyorlar bedenlerinde. Bunları istediklerini düşünerek.
 Birbirinden kopuk bir ülke olmamalıyız biz. Örnek aldığımız şeylerin bizim karakterimizi özellikle ülke kültürümüzü bozmasına izin vermemeliyiz.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder